Wednesday 18 July 2012

WIN ONE FOR THE GIPPER



Rastladığım yabancı bir sitede (yabancı site ne demekse, yolda görüp de tanıyamadığım gibi) “Win one for the Gipper” deyimine rastladım ve anlamını araştırıp sindirdikten sonra bunu bilmeyenlerle de paylaşmak istedim; istedim ki birilerine bir şeyleri başarmaları için gaz vermemiz gerektiği durumlarda şöyle İngilizce bir iki bir şey patlatıp artistlik yapabilelim:) Şaka bir yana, bugüne kadar kişisel gelişim kitapları ve sairelerinden okuduğumuz hırslandırıcı hikaye ve deyimlerin çok dışında bir temaya sahip olmamasına rağmen, hem fonetik olarak benim dilime şimdiden pelesenk olmasından hem de kültürel bir değer taşımasından ötürü yazmaya oldukça değer buldum. En önemlisi de işin PR tarafı tabi. Tam devrilecekken tekrar ayağa kalkabilme gücünü bulabilmek her meslek türünde olduğu kadar PR için de çok önemli; özellikle de kriz zamanlarında. Krizlerden çıkabilmiş ve çıkamamış şirketlerin ilgili örneklerine ilerleyen zamanlarda yer de vereceğim. Fakat şimdilik hep beraber;  


"WIN ONE FOR THE GIPPER"

Bu deyiş, eski ABD başkanı Ronald Reagan’a aitmiş ve Amerikan futbolunda kullanılmaya başlanmış. 1920’lerde Amerika’nın Notre Dame takımının koçu Knute Rockne imiş ve George Gipp de bu takımın yıldız oyuncusuymuş. Gipp maalesef ki ağır bir hastalığa yakalanmış ve neredeyse ölmek üzereyken koçu Rockne’ye bir söz vermesini istemiş. Bu söz, takımın kötüye gittiği zamanlarda, Rockne’nin oyunculara, “Gipper için kazanmaya var mısınız?” sorusunu yönelterek bir ilham verme taktiğini içeriyormuş.

Ronald Reagan’ın, Gipp karakterinin bir kısmını oynadığı 1940 yılında çekilen Knute Rockne: All American filminin senaryosunda ise şu cümle geçiyor:

Ve bana söylediği son şey “ ortalığı yıkın;  takım bazen devrilecek gibi olduğunda ve karşı takımla ciddi şekilde mücadele etmek zorunda olduğunda, oyunculara,  sahip oldukları ne varsa onlarla sahaya çıkmalarını ve Gipper için o maçı almalarını söyle!”

Böylece Reagan, Gipper takma adını alarak bu sıfatı hayatı boyunca yanında taşımış ve Amerikan seçimleri sırasında da bu alıntıyı kullanmış.

No comments:

Post a Comment